Spor yaparken nabzımı kontrol etmeli miyim, nasıl edebilirim ? Kalbin kasılıp gevşeyerek damarlara kan pompalamasında oluşturduğu basınca halk arasında nabız denir. Kalp bir yetişkinde dakikada ortalama 60–80 defa kasılma (basınç) yapar, buna vuruş sayısı veya nabız diyebiliriz.Nabzımızı hem spor yaparken performans açısından hem de gündelik hayatımızda zaman zaman rutinin bozulduğu beklenmedik sağlık ile ilgili durumlarda kontrol etmemiz gerekebilir.
Nabız vücutta birçok yerden alınabilir; en pratikleri boyunda gırtlağın iki yanındaki (carotis) atardamarlardan birine elimizin üç orta parmağının iç yüzlerini bastırarak veya el bileğinde başparmağın gerisindeki oluğa bastırarak aldığımız nabızlardır. Ancak en güvenilir olanları günlük yaşantı için nabız veya tansiyon ölçen elektronik cihazlar, spor için de göğüs bantları ile çalışan nabız saatleridir.
Nabız normal bir yetişkinde 60–80 arasındadır. Bu durum hastalanma, heyecan, egzersiz, üzülme ve korku anlarında değişiklik gösterir. Spor yaparken nabız kontrolü hem performansımızı kontrol etmemizde hem de günlük durumumuzda herhangi bir değişiklik olup olmadığı konusunda bize bilgi vermesi açısından çok önemlidir. Bu durumu kolaylaştırmak için günümüzde neredeyse tüm spor kardiyo aletlerinde nabız ölçüm programları ve sensörleri mevcuttur.
Eğer spor yapmaya yeni başlıyorsak egzersiz sırasındaki nabzımız, spor yapma günlerimizin sayısı arttıkça egzersiz şiddeti aynı kalmasına rağmen daha düşük atmaya başlayacaktır. Bu da performansımızın geliştiğine işaret edecektir.
Performansımızın geliştiğinin nabız yoluyla anlaşılmasının önemli bir diğer göstergesi ise antrenmanımızı sonlandırdıktan sonra nabzımızın geri dönüş hızı yani düşüş hızıdır. Bu hızın artması performansımızın gelişimi konusunda bize ipuçları verir. Nabzımızı sürekli kontrol etme alışkanlığı edinirsek kendimizle ve spor performansımızla ilgili birçok veriyi toplamış oluruz. Dinlenmiş veya yorgun bedenle spor yaptığımız anlardaki nabız farklılıklarını, vücudumuzun çeşitli durumlara verdiği kalp atışı reaksiyonlarını, yediklerimizin ve içtiklerimizin kalp atışımız üzerindeki etkilerini öğrenmiş oluruz.
Örneğin yorgun veya stresli olduğumuz bir gün veya kötü beslenip çok alkol tükettiğimiz bir gün veya çok kahve tükettiğimiz bir gün nabız değerlerimizin yükselmesi ve geri dönüş hızının ağırlaşması, bize kendimize daha fazla dikkat etmemiz gerektiğini anlatıyor olabilir. Hangi faktörlerin, kalp atım sayımızı ve spor performansımızı olumlu veya olumsuz etkilediğini öğrenebilirsek, daha sağlıklı bir hayat için önemli veriler toplamış oluruz.
Nabız hakkında bilmemiz gereken en önemli konu 220 yaş formülüdür. 220, insan kalbinin maksimum atım hızını temsil eder; bu rakamdan yaşınızı çıkardığınızda ortalama olarak sizin maksimum kalp atım sayınızı bulmuş olursunuz. Örneğin 30 yaşında birinin maksimum kalp atım hızı: 220–30=190’dır. Bu kişinin nabzı 190’ı geçtiği veya yaklaştığı durumlarda tehlike arz ettiğini unutmamalı, egzersizin şiddetini düşürmeli veya yavaş yavaş sonlandırmalıdır. Aynı şekilde nabzımızın aşırı düşük olması da anormal bir durumu işaret edebilir. Bu tip durumlarda mutlaka bir hekime başvurulmalıdır. Nabzın, bazal atım sayısının genetik faktörlerle de ilişkili olduğu unutulmamalıdır. Özellikle profesyonel sporcuların performansları çok yüksek olduğundan dolayı kalp atım sayıları normalden düşük olabilir. Bu durum çoğu zaman tehlikeli olarak değerlendirilmez.
Back-Up Spor ve Fitness Danışmanı Serhat Sidal yazdı...
Nabız vücutta birçok yerden alınabilir; en pratikleri boyunda gırtlağın iki yanındaki (carotis) atardamarlardan birine elimizin üç orta parmağının iç yüzlerini bastırarak veya el bileğinde başparmağın gerisindeki oluğa bastırarak aldığımız nabızlardır. Ancak en güvenilir olanları günlük yaşantı için nabız veya tansiyon ölçen elektronik cihazlar, spor için de göğüs bantları ile çalışan nabız saatleridir.
Nabız normal bir yetişkinde 60–80 arasındadır. Bu durum hastalanma, heyecan, egzersiz, üzülme ve korku anlarında değişiklik gösterir. Spor yaparken nabız kontrolü hem performansımızı kontrol etmemizde hem de günlük durumumuzda herhangi bir değişiklik olup olmadığı konusunda bize bilgi vermesi açısından çok önemlidir. Bu durumu kolaylaştırmak için günümüzde neredeyse tüm spor kardiyo aletlerinde nabız ölçüm programları ve sensörleri mevcuttur.
Eğer spor yapmaya yeni başlıyorsak egzersiz sırasındaki nabzımız, spor yapma günlerimizin sayısı arttıkça egzersiz şiddeti aynı kalmasına rağmen daha düşük atmaya başlayacaktır. Bu da performansımızın geliştiğine işaret edecektir.
Performansımızın geliştiğinin nabız yoluyla anlaşılmasının önemli bir diğer göstergesi ise antrenmanımızı sonlandırdıktan sonra nabzımızın geri dönüş hızı yani düşüş hızıdır. Bu hızın artması performansımızın gelişimi konusunda bize ipuçları verir. Nabzımızı sürekli kontrol etme alışkanlığı edinirsek kendimizle ve spor performansımızla ilgili birçok veriyi toplamış oluruz. Dinlenmiş veya yorgun bedenle spor yaptığımız anlardaki nabız farklılıklarını, vücudumuzun çeşitli durumlara verdiği kalp atışı reaksiyonlarını, yediklerimizin ve içtiklerimizin kalp atışımız üzerindeki etkilerini öğrenmiş oluruz.
Örneğin yorgun veya stresli olduğumuz bir gün veya kötü beslenip çok alkol tükettiğimiz bir gün veya çok kahve tükettiğimiz bir gün nabız değerlerimizin yükselmesi ve geri dönüş hızının ağırlaşması, bize kendimize daha fazla dikkat etmemiz gerektiğini anlatıyor olabilir. Hangi faktörlerin, kalp atım sayımızı ve spor performansımızı olumlu veya olumsuz etkilediğini öğrenebilirsek, daha sağlıklı bir hayat için önemli veriler toplamış oluruz.
Nabız hakkında bilmemiz gereken en önemli konu 220 yaş formülüdür. 220, insan kalbinin maksimum atım hızını temsil eder; bu rakamdan yaşınızı çıkardığınızda ortalama olarak sizin maksimum kalp atım sayınızı bulmuş olursunuz. Örneğin 30 yaşında birinin maksimum kalp atım hızı: 220–30=190’dır. Bu kişinin nabzı 190’ı geçtiği veya yaklaştığı durumlarda tehlike arz ettiğini unutmamalı, egzersizin şiddetini düşürmeli veya yavaş yavaş sonlandırmalıdır. Aynı şekilde nabzımızın aşırı düşük olması da anormal bir durumu işaret edebilir. Bu tip durumlarda mutlaka bir hekime başvurulmalıdır. Nabzın, bazal atım sayısının genetik faktörlerle de ilişkili olduğu unutulmamalıdır. Özellikle profesyonel sporcuların performansları çok yüksek olduğundan dolayı kalp atım sayıları normalden düşük olabilir. Bu durum çoğu zaman tehlikeli olarak değerlendirilmez.
Back-Up Spor ve Fitness Danışmanı Serhat Sidal yazdı...